Öğrencilerden şehit annesine: Yüksekokul’da 1187 evladınız var
Siirt'in Pervari ilçesi kırsalında, askeri sevkiyat sırasında helikopterinin düşmesi sonucu 10 Kasım 2012 tarihinde şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Dinçer Ersoy'un babaevi, Anneler Günü’nde Çerkezköylüler’in akınına uğradı.
KELİMELER KİFAYETSİZ KALDI
Gün boyu kendilerini ziyaret eden misafirleriyle yakından ilgilen Anne Nilüfer Hatun ve baba Mustafa Ersoy’u en çok duygulandıran ise, üniversiteli gençlerin ziyareti oldu. Çerkezköy Meslek Yüksek Okulu (ÇEMYO) Halkla İlişkiler Programı öğrencileri Burcu Salman, Zeynep Özayyıldız, Yaprak Kocaoğlu ve Özge Yıldız’ın, Halkla İlişkiler Programı Öğretim Görevlisi Taha Aslanlı ile birlikte yaptığı ziyaret sırasında, zaman zaman kelimeler kifayetsiz kalarak yerini gözyaşlarına bıraktı.
SİZ DE EVLADIMSINIZ
Öğrencilere sık sık sarılarak ‘evlatlarım’ diyen Anne Nilüfer Hatin Ersoy “Rabbim benden 1 evlat aldı, ama bana binlerce kız ve erkek evlat verdi. Bütün anneler için son derece anlamlı olan bu özel günde, bizi unutmadığınız için size çok teşekkür ediyorum.” dedi.
DAHA ÇOK ARIYOR İNSAN
Böyle özel günlerde kendisini daha buruk hissettiğini dile getiren Anne Ersoy “Her günümüz buruk geçiyor ama, böyle günlerde daha çok arıyor insan. Sizlerin ve diğer ziyaretçilerin ziyaretiyle burukluğumuz bir nebze olsun gideriliyor.” Diyerek, misafirlerine teşekkür etti.
OKULUMUZDA1187 EVLADINIZ VAR
Şehit babası Mustafa Ersoy ve Annesi Nilüfer Ersoy’un ellerini öperek, Anneler Günü’nü kutlayan Öğretim Görevlisi Taha Aslanlı da “Çerkezköy Meslek Yüksek Okulu’nda öğrenim gören 1187 evladınız olduğunu unutmayın. Başta Çerkezköy Meslek Yüksek Okulu Müdürümüz Yrd. Doç. Dr. Ercan Buluş olmak üzere diğer hocalarımız ve 1187 öğrencimizin sizlere ayrı ayrı selamı var, anneler Gününüzü kutladılar.” diye konuştu.
GÖZYAŞLARINA HAKİM OLAMADILAR
Şehid Uzman Çavuş Dinçer Ersoy’un, annesi tarafında müzeye dönüştürülen odasını ziyaret eden öğrenciler, gözyaşlarını tutamadılar. Dinçer Ersoy’un kol saatinden, bebeklik resimlerine kadar bir çok özel eşyasının sergilendiği müzedeki parçaları bir bir anlatan anne Nilüfer Hatun Ersoy ve öğrenciler, sık sık gözyaşlarına hakim olamadılar.